top of page

Zihnin Perde Arkası

  • Yazarın fotoğrafı: bsraydogan
    bsraydogan
  • 22 Ara 2018
  • 1 dakikada okunur

Tüü nayy dınn!:)

Hadi şimdi şöyle bol köpüklü kahvenizi yudumlarken, size okuduğum bir kitaptan aldığım o güzel kısım ile beraber, zihnin o muazzam yapısına giriş yapalım.

Freud mu dedi biri..:)Evet.. Genç Freudun, klinik yönünden çok bilimsel araştırma yönünün cazibesine kapılmış olarak tıp eğitimi aldığını, nöroloji de uzmanlaştığını ve kısa süre sonra da psikolojik rahatsızlıkların tedavisine yönelik özel klinik açtığını bir çoğumuz biliyoruz. Hastalarını dikkatle ve ciddi bir titizlik süreciyle gözlemleyen bilim adamımız, çok geçmedeeeen insan davranışlarının çeşitli biçimlerinin ancak ve ancak görünmez süreçlerle açıklanabileceğinden kuşkulanmaya başlamıştı; ''sahne gerisinde'' (sizce de çok hayal gücüne yönelik güzel üslup değil mi?:) yani bence öyle..) işleri yürüten bir düzenek işliyor olmalıydı. Freudumuz, hastalarda davranışların bilinçli zihince yönlendirildiğine ilişkin bariz bir işaretin bulunmadığını fark edince, beyne yeni atfedilen makine benzeri çalışma biçiminden yola çıkarak, altta erişime kapalı başka nedenlerin yatıyor olması gerektiği sonucuna vardı. Bu yeni görüşe göre zihin, alışık olduğumuz bilinçli kısımdan ibaret olmayıp, daha çok, kütlesinin büyük bölümü gözlerden ırak bir buzdağı gibiydi.

Kitap adı: Incognito

 
 
 

Comments


Post: Blog2_Post

©2018 by Zihnin Sahne Arkası. Proudly created with Wix.com

bottom of page